Çerez Örnek
Egeli akademisyen kanser tedavisine yönelik manyetik sistem geliştirdi

Ege Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsü ÖÄŸretim Üyesi Prof. Dr. Perihan Ünak ve çalışma ekibi, kanser tedavisi ve kanserli hücre görüntülemesine yönelik MR ajanı olarak kullanılacak manyetik sistem geliÅŸtirdi. Proje hakkında Prof. Dr. Perihan Ünak’tan bilgi alan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Kanser çağımızın en büyük sorunu, Perihan hocamız ve ekibi kanser tedavisinde ve görüntülenmesinde kullanılacak dünya çapında bir buluÅŸ yaptı” dedi.

EÜ Nükleer Bilimler Enstitüsü Nükleer Uygulamalar Anabilim Dalı ÖÄŸretim Üyesi Prof. Dr. Perihan Ünak ve çalışma ekibi, dünya çapında bir buluÅŸa imza attı. Çalışmalar sonucunda patenti alınan buluÅŸta, ÅŸeker molekülü olan flodeoksiglukoz (FDG) manyetik özelliÄŸi olan demitoksit tabanlı nanoparçacıklarla birleÅŸtirildi. GeliÅŸtirilen sistem, kanser tedavisinde manyetik hipertermia (manyetik alanla oluÅŸan yüksek ısı etkisi) ile kanser görüntülemesinde MR ajanı olarak kullanılabilecek. BaÅŸarılı ekibi ziyaret eden EÜ Rektörü Prof. Dr. Budak, Prof. Dr. Ünak’tan projeyle ilgili bilgi aldı.

“Kanser çağımızın en büyük sorunu”

Egeli akademisyenlerin hız kesmeden yaptıkları çalışmalarla bilim dünyasına katkı saÄŸladıklarını belirten Rektör Budak, “Kanser çağımızın en büyük sorunu, Perihan hocamız ve ekibi kanser tedavisi ve görüntülenmesinde kullanılacak dünya çapında bir buluÅŸ yaptı. Kanser hücrelerinde demir ve ÅŸeker içeren moleküllerin manyetik alan oluÅŸturulmasını saÄŸlayan bir model hazırlayarak patent aldılar. Ege Üniversitesi olarak çaÄŸrımız, özellikle yerli ve milli olarak kendi bilim adamlarımızın geliÅŸtirdiÄŸi kanser tedavisi ve görüntülemeye yönelik hocalarımızın aldığı patente sanayicilerimizin yatırım yapması. Ege Üniversitesi olarak hocalarımızı bu çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum” diye konuÅŸtu.

“SaÄŸlıklı dokuya zarar vermiyor”

Aldıkları patenti destekleyen hücre ve hayvan üzerinde farklı kanser hücrelerini hedefleyen araÅŸtırmalar yaptıklarını söyleyen Prof. Dr. Ünak, “Bundan sonra yapılması gereken iki ÅŸey var birisi sanayi ölçeÄŸinde çalışmaların yapılıp sanayicilerin bu konuyla ilgilenmesi. Daha sonraki aÅŸama ise mevzuata uygun ÅŸekilde çalışma ve testlerin yapılması. Çalışmalarımızı uluslararası iÅŸbirliÄŸimiz olan Ä°ngiltere ve Amerika’daki bazı üniversiteler ve merkezlerle birlikte yürütüyoruz. AraÅŸtırmalarımız sayesinde tümörü tahrip ettiÄŸini ayrıca yan etkilerinin önemli derecede olmadığını ve saÄŸlıklı dokuya hasar vermediÄŸini gösterdik” dedi.

“Tüm kanser tiplerinin tedavisi ve görüntülenmesinde kullanılabilir”

GeliÅŸtirdikleri molekülün ilaç haline gelebilmesi için mevzuata uygun testlerin yapılarak onay alınması gerektiÄŸine deÄŸinen Prof. Dr. Ünak, “Türkiye’de bu molekülle manyetik alana uygulama yapabilmesi için konuyla ilgili çalışan gruplar var. Onların da bunu uygun bir sistem haline getirip ve bu amaçla kullanılabilecek bir cihaz haline getirip, üretebilmesi için çalışmak gerekiyor. Tüm çalışmalar sonucunda geliÅŸtirilen sistem yaygın olarak tüm kanser tiplerinin tedavisinde ve görüntülenmesinde kullanılabilir” diye konuÅŸtu.

“Yeterli bilimsel birikime sahibiz”

GeliÅŸtirilen molekül sayesinde görüntüleme açısından bir sıkıntı olmayacağına dikkat çeken Prof. Dr. Ünak, “Çok fazla saÄŸlık malzemesi ithal ediyoruz ve bir kriz anında sıkıntıya düÅŸebiliyoruz. Artık kendi kaynaklarımızı kullanmalıyız. Türkiye’de yeterli bilimsel birikimin olduÄŸunu düÅŸünüyorum. Aynı ÅŸekilde iÅŸ adamları ve sanayi bu konuya el attığı zaman yerli olarak üretim yapabileceÄŸimizi düÅŸünüyorum. Bilim insanın bunu tek başına insana uygulanabilir hale getirmesi mümkün deÄŸil. Yapılması gereken yatırımlar ve kurumsal çalışmalar var. Bilim insanının görevi bir ÅŸeyleri yapıp ortaya çıkarmak. Daha sonraki aÅŸamada uygulamacıların, bununla ilgili çalışan sanayicilerin ve kurumsal kimliklerin desteklemesi lazım. Ancak o zaman insana uygulanabilen birer ürün olabilir” dedi.

 


Ege Ãœniversitesi

EGE ÃœNÄ°VERSÄ°TESÄ°